TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ, ” İsrail, Gazze’de yaptığı zulüm, katliam ve soykırımla Birleşmiş Milletlerin meşruiyetini yok etmiştir. Birleşmiş Milletler olsa ne olur, olmasa ne olur? Bazen diyorum (BM Genel Sekreteri) Guterres istifa etse. Buradan da çağrı yapıyorum, Konya’dan. Meşruiyetini kaybetmiş, ölmüş bir uluslararası örgütün genel sekreteri mi olur?” dedi.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Akademi Ödülleri töreninde Bozdağ, dünyada en büyük gücün bilgi olduğunu, bilgiyi üretip, endüstriye, sanayiye, teknolojiye dönüştüren toplumların dünyanın en zengin ülke ve toplumları olduğunu anlattı.
Üniversitelerin bilimsel özerkliğin zirvede olduğu yerler olduğunu aktaran Bozdağ, Türkiye özelinde, ideolojik ayrışmalar ve kamplaşmalar nedeniyle bilimsel rekabetin, ideolojik rekabete doğru evrilerek pek çok alanda sorunlar yaşandığını ifade ederek, “Bir ideolojinin esiri olmak bilimsel hürriyeti yok eder.” dedi.
İsrail- Filistin çatışmasına değinen Bozdağ, dünyanın pek çok ülkesinde milyonlarca insanın sokaklardaki haykırışlarının uluslararası kuruluşlarda yanıt bulamadığını, Birleşmiş Milletler’in işlevsiz kaldığını söyledi.
” Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, uluslararası örgütler niçin vardır?” diyen Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hepsi meşruiyetlerini şu anda bana göre yitirmişlerdir. İsrail, Gazze’de yaptığı zulüm, katliam ve soykırımla Birleşmiş Milletler’in meşruiyetini yok etmiştir. Birleşmiş Milletler olsa ne olur, olmasa ne olur? Ben bazen diyorum Guterres istifa etse. Buradan da çağrı yapıyorum, Konya’dan. Meşruiyetini kaybetmiş, ölmüş bir uluslararası örgütün genel sekreteri mi olur? Onurlu bir duruş ortaya koy. Meşruiyetini yitirmiş, ölmüş bir teşkilatın sekreteri olmaz. Ölünce tüzel kişilik sona erer. Şirketler sona erince de tüzel kişilik kalkınca da her türlü organı da kendiliğinden sona erer. Şimdi Birleşmiş Milletleri İsrail, hem meşruiyetini hem kendisini öldürmüştür. Ölmüş bir teşkilatın genel sekretere ihtiyacı var mı?”
Dünyada, Amerika’da, Avrupa’nın pek çok ülkesinde, Almanya’da, Fransa’da, İngiltere’de, İsrail aleyhine konuşanların işlerine son verildiğini, parlamentolardan çıkarıldıklarını, yaşama hakkı tanınmadığını ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu:
“Ukrayna Rusya arasında savaş çıktığı zaman Ukrayna’nın yanında duran buradaki çocukları, kadınları korumak için dünyayı ayağa kaldıranlara soruyorum. İsrail’in Gazze’de öldürdükleri çocuklar Ukrayna’da öldürülen çocuklar gibi masum çocuklar değiller mi? Onun yanında duruyorsunuz. Neden Gazzeli çocukların yanında durmuyorsunuz? Bakın bambaşka iki uygulama. İkisi de bizim yanımızda oluyor ve medeni, demokrat olduğunu söyleyenler bunu yapıyorlar. Ama bu olay Batı’nın vahşi yüzünü bir kez daha hepimizin gözüne gözüne sokmaktadır. Onun için de bu hadisenin üzerinden şunu diyorum. Bunların insan hak ve hürriyetleri dedikleri şeyler sadece kendileri için insan hak ve hürriyetleri. Almanyası da öyle, İngilteresi de öyle, Amerikası da öyle. Türkiye’nin dışında bu olup bitenler karşısında Sayın Cumhurbaşkanımızın ve hükümet yetkililerimizin ortaya koyduğu tavrın benzeri bir tavrı dünyanın dört bir yerinde koyan yok.”
“Konya’nın güvenliği Gazze’den başlıyor”
Bekir Bozdağ, Konya’nın güvenliğinin Antalya’da, Akdeniz’in sularından başlamadığını kaydederek, “Konya’nın güvenliği Gazze’den başlıyor. Emin olun Kahire’den başlıyor, Şam’dan başlıyor, Bağdat’tan başlıyor. Bunların ana hedefi de Türkiye. Çünkü onların önünde duracak başka bir güç yok. Bunları ezdikten sonra kimin karşısına dikilecekler? Bizim karşımıza. Belki bizim ömrümüz yetmeyecek ama bizim çocuklarımız, torunlarımız onların bu karşıtlığıyla yüz yüze gelebilir.” diye konuştu.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cem Zorlu da ödüllerin amacının bilim dünyasında adını duyurmuş, etki değeri yüksek akademik çalışmalarıyla ön plana çıkan bilim insanlarının başarı hikayelerini daha fazla görünür kılmak olmak olduğunu söyledi.
Konuşmaların ardından bilimsel çalışmalarıyla öne çıkan akademisyenlere ödülleri verildi.
Törene Konya Valisi Vahdettin Özkan, AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Hakan Özer, Konya Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal, AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, akademisyenler ve üniversite öğrencileri katıldı.
